KERALA DUST İLE YOLCULUK HİSSİ VEREN YENİ ALBÜMLERİ VIOLET DRIVE ÜZERİNE

Üretimlerinde elektronik müzik ve geleneksel şarkı yazarlığını harmanlayan Kerala Dust, yeni albümleri 'Violet Drive' ile turlayacakları seriyle 8 Nisan akşamı Turkcell Sahnesi’ne geri dönüyor! Konsere geri sayımı sürdürürken grubun vokali Edmund Kenny ile yeni alübmleri Violet Drive'ı, albümün kayıt sürecini ve şu sıralar neler yaptıklarını PSM Blog için konuştuk!

Öncelikle turnede bize zaman ayırdığınız için teşekkürler. Yeni albümünüz Violet Drive oldukça iddialı ve iç içe geçmiş parçalardan oluşuyor. Bir yolculuk hissi veren bu albümde olgun bir Kerala Dust görüyoruz. Albüm kayıt süreciniz nasıldı?

Çok teşekkür ederim! Süreç, şimdiye kadarki en yoğun sürecimizdi diyebilirim. Sorgulama, yeni yollar arama, yeni müzikal sesler keşfetmye yoğunlaştık. Kayıt sürecine, bizim için tamamen yeni olan akustik davullarla ve harika bir davulcu ile İsviçre Alpleri'nde kayıt yaparak başladık. Sonra o kayıtları Berlin'e götürdük ve davul eşliğinde şarkılar yazmaya başladık. Hamburg'dan Roma'ya darken Avrupa'da uzun bir yolculukla hazırlanmış bir albüm oldu.

Albüm üretim sürecinde motivasyonunuzu - ilhamınızı nereden alıyorsunuz? Üretim aşamasında beslendiğinizi hissettiğiniz neler var?

Bir albüm sürecinin başında bize en çok ilham veren şey, eski filmleri izlemek ve onların bize hissettirdiklerini konuşmaktır. Bence ilk ilham noktası olarak farklı bir sanat formuna odaklanmak daha iyi, çünkü müzik olunca ince ayrıntılarla fazla ilgileniyorsunuz ve odak noktasından ayrılabiliyorsunuz. Kelimenin tam anlamıyla sadece bir filmin size nasıl hissettirdiğini düşününce bir süre sonra, albümün son derece uyumlu olduğunu ve kulağa da hoş geldiğini düşündüğümüz bir film listemiz oldu. Jim Jarmusch'tan Only Lovers Left Alive, Wim Wenders'tan Wings of Desire, Paolo Sorrentino'dan La Grande Bellezza bunlardan sadece birkaçı.

Elektronik müzikle geleneksel şarkı yazarlığını bir arada tutarak kendi yolunuzda gitmeye özen gösteriyorsunuz. Bunun zor ve kolay yanları var mı?

İş buna geldiğinde, bu bir seçim değil, bu bizim kesinlikle yapmamız gereken şey. Şarkılar yazmak istiyoruz ve elektronik müziği seviyoruz ve müziğimiz bu iki tutkunun birleşiminden oluşuyor. Bu iki tutkunun birleşimi, bizi eskiden çaldığımız kulüp şovlarında ziyade dolu dolu bir konser şovu hazırlamaya itti. Konser şovları, izleyicileri tamamen farklı bir yöne çekmemize ve onlara özel bir ışık ve ses prodüksiyonu ile kulüplerde yapabileceğimizden daha unutulmaz bir deneyim yaşatmamıza olanak tanıyor.

**2023 yılına hızlı bir turne programıyla başladınız. Şu ana dek turne nasıl geçiyor? **

Fantastik! Bu tamamen yeni bir gösteri. Davulcumuz Pascal Karier ile ilk kez turneye çıkıyoruz ve birlikte şimdiden muhteşem işlere imza attık! Daha önce hiç bu kadar iyi zaman geçirmemiştik. Bu şov için yıllarca çalıştık ve bizim için büyülü bir şeye dönüştü. Turnenin bitmesini hiç istemiyoruz!

İstanbul seyircisini özlediğinizi düşünüyoruz. 8 Nisan akşamı bizi neler bekliyor?

İstanbul sonsuza kadar kalbimizde! Çok seviyoruz ve tekrar geleceğimiz için çok mutluyuz! Bence Kerala Dust'ın şimdiye kadarki en iyi şovunu bekleyebilirsiniz. Yepyeni bir konser - ışıklar, yeni şarkılar, davullar ve her zamankinden daha iyi çalıyoruz.

Turne zamanında kendinizle kalmak istediğinizde neler yapıyorsunuz? Dinlenmek ya da motive olmak için bir ritüeliniz var mı?

Aslına bakarsanız turne boyunca sürekli kaplıcaları kontrol ediyoruz! Şaka değil! Bir gösteriden önce saunaya ya da sıcacık bir suya girip arınmak zinde kalmak için çok iyi bir yol.

Grup şu sıralar ne okuyor, ne izliyor, ne dinliyor? Sahne öncesi bir ritüeli var mı? Uğur getirdiğine inandığı bir aksesuarları var mı?

Geçenlerde Lucrecia Dalt'ın 'Ay!' şarkısını defalarca dinledik! Şu sıralar en çok onu dinliyoruz. Son zamanlarda tekrarlayan sanat formlarında simetri arama ve anlam bulma hakkında Goedel, Escher, Bach adlı bir kitap okuyorum. Filmler için fazla vaktimiz olmadı ama son zamanlarda yine Martin Scorsese'nin Taxi Driver'ını izledik ki bu film her zaman harikadır. Konser öncesi ritüellerimizi oldukça basit tutuyoruz - bir tekila, son bir sarılma ve başlıyoruz.