TURKCELL SAHNESİ - SAHNE ÜSTÜ AYAKTA

Techno sahnesinin öncü ve vazgeçilmez ikilisi 999999999, Extended AV Show konseptiyle 20 Eylül’de Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’nde benzersiz bir performansa imza atmak üzere İstanbul’a geliyor.

Analog synth’ler ve dinamik setleriyle küresel dans müziği sahnesinde fırtınalar estiren 999999999, görsel-işitsel açıdan zenginleştirilmiş bu özel şovla sizi karanlık, hipnotik ve yüksek tempolu bir yolculuğa çıkaracak.

PSM Loves Summer by %100 Müzik: Barry Can’t Swim, 26 Eylül akşamı Turkcell Sahnesi’nde!

Edinburgh doğumlu, Londra merkezli prodüktör Barry Can’t Swim, dünyadan ilham alan ve caz etkili elektronik dans müziği ile Birleşik Krallık elektronik sahnesinde yeni bir dalga yarattı. "Because I Wanted You To Know" adlı kendi çıkardığı bir kayıtla 2020’de yayınladığı ilk albümüyle Mainnie, kısa zamanda sahnedeki en heyecan verici elektronik sanatçılardan biri haline geldi.

Çoklu enstrümanist, prodüktör ve DJ Barry, gerçek adıyla Joshua Mainnie, 26 Eylül’de Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’nde dinleyicilerine unutulmaz bir gece sunmaya hazırlanıyor.

%100 Metal İftiharla Sunar: Alman power metal grubu Blind Guardian "The God Machine" Avrupa turnesi kapsamında Zorlu PSM Turkcell Sahnesi'nde!

1980'lerin ortalarında başlayan Alman heavy metal akımına katılan Blind Guardian, power metal ve senfonik metal ile bağ kuran bir ekip olarak kariyerini sürdürmeyi amaçladı. Şarkı sözleri yazarken J.R.R. Tolkien, Stephen King, Robert Jordan gibi fantastik edebiyat yazarlarından ve efsanelerden ilham alan grup üyeleri power metalde bir marka oldu. İlham kaynaklarından dolayı ve sahnede bir hikaye anlatıcılığı üstlendiği için Blind Guardian, hayranları tarafından "The Bards" (Ozanlar) olarak anılmaya başladı.

1992 çıkışlı Somewhere Far Beyond albümü Almanya başta olmak üzere Avrupa'da bir kilometre taşı olarak görüldü. Bu albümün üzerinden 33 yıl geçti ve Blind Guardian'ın büyülü dünyasından hayatlara dokunacak yüzlerce hikaye var. Bu yıl yayımlanan The God Machine albümünde Blind Guardian'ın bugüne kadar yaptıklarından belirgin izler var. Grubun vokalisti Hansi Kürsch "Kendi tarihimizden çok şey aldık ve bu temel üzerine yeni bir dönem inşa ettik" diyerek yeni albümü tek cümlede özetliyor.

Blind Guardian'da Yeni Dönem

"Beyond the Red Mirror" albümünün üzerinden 7 yıl, "Twilight Orchestra: Legacy of the Dark Lands” üzerinden neredeyse 3 yıl geçti. Hansi Kürsch (vokal), André Olbrich (lead, akustik, ritim gitar), Marcus Siepen (ritim, akustik gitar) ve Frederik Ehmke (davul) dinleyicilerini tanrıların fantastik dünya içindeki yaşamını görmeye davet etmişti. Hansi, Blind Guardian'ın yeni dönemini şöyle anlatıyor: "Son 2 albümün orkestra yönününü daha fazla ilerletemeyeceğimizi biliyorduk. The God Machine'i kaydederken yol haritamız açıktı ve kafa yordukça her zaman daha iyiye gitti. Daha az orkestra etkisi, daha çok metal istedik. 2022 albümümüzde güçlü korolar hala var ama daha seçici ve temaya odaklı bir şekilde kullandık.”

Blind Guardian ve yapımcısı Charlie Bauerfeind grubun özünü tekrar gün yüzüne çıkarmayı hedefledi. "The God Machine" agresif, dinamik ve sinematik anlar barındıran kompakt bir albüm olarak son şeklini aldı. Blind Guardian'ın geçmişi ve bugünü arasında köprü kuran albüm, bu bağı öyle dengeli bir şekilde kuruyor ki karmaşıklık, belirsizlik gibi durumları ortadan kaldırıyor. Hansi Kürsch grubun tarzı hakkında şu açıklamayı yapıyor: “90'lardaki niteliklerimizi direkt yeniden şekillendirmek istemedik. O yol çok karmaşık ve sonsuza kadar devam ettirmemiz mümkün değil. "The God Machine" bizim için temiz bir sayfa oldu. Yeni bir rota çizdik ve birkaç albümdür ihtimal ettiğimiz şeylere geri döndük.”

The God Machine'de Neler Var?

Hansi Kürsch ve André Olbrich albümdeki şarkıların iskeletini oluşturdu. Her Blind Guardian albümünde olduğu gibi yazarların etkisi yine hissedilir derecede. Neil Gaiman'ın American Gods'ı, Brandon Sanderson'ın Stormlight Archives'ı, The Witcher romanları ağır basıyor. Battlestar Galactica da grubun başvurduğu bir kaynaktı.

The God Machine tema çeşitliliği sunan bir albüm. Modern cadı avlarını, paranoyayı, savaşı ve Hansi'nin annesinin ölümünü konu alıyor. Tüm bunlar bir araya gelince de diskografinin en hızlı ve ağır Blind Guardian albümlerinden biri oluyor. "Violent Shadow" acımasız thrash riffleri ve davulların olduğu bir parça. "Architects of Doom" akıllara "Follow the Blind"ı getiriyor. "Secrets Of The American Gods", "Nightfall In Middle Earth"ten bu yana en seçkin destanlardan biri. “Blood Of The Elves” ise adete bir marş olarak sahnelenmeyi bekliyor.

İstanbul, Ozanların Yolunu Gözlüyor

"The God Machine" Blind Guardian diskografisinde yeni bir dönemi işaret eden, geçmişten dersler alan ancak taklitten kaçınan bir albüm. Modern hikaye anlatıcıları 2025'te albüm turnesi kapsamında birçok şehri ziyaret edecek. İstanbul konseri 27 Eylül 2025 Cumartesi günü Zorlu PSM Turkcell Sahnesi'nde. Yer yer fantastik edebiyatın, yer yer gerçeklerin müzikle buluşacağı gecede Blind Guardian ruhu her yeri kaplayacak.

Techno ve trance ögelerini harmanladığı yüksek enerjili setleriyle modern rave kültürünün öncülerinden biri olan Hollandalı DJ ve prodüktör Maddix, ‘Ecstasy’, ‘Heute Nacht’ ve ‘My Gasoline’ gibi hit parçalarıyla adından söz ettiriyor. Hardwell, Armin van Buuren, KSHMR ve Umek gibi isimlerle yaptığı iş birlikleriyle küresel sahnede hızla yükselerek kendi plak şirketi Extatic (XTTC) ile milyonlara ulaşan Maddix, Ultra, EDC, Mysteryland gibi festivallerde sahne aldı. Yenilikçi tarzı ve B2B performanslarıyla elektronik müziğin geleceğini şekillendirmeye devam ediyor.

Razzle Dazzle Presents: Maddix 4 Ekim'de Turkcell Sahnesi'nde!

%100 Metal İftiharla Sunar: Power metal dünyasının destansı anlatıcısı Sabaton, 6 Ekim'de Zorlu PSM Turkcell Sahnesi'nde İstanbul dinleyicisiyle buluşuyor!

İsveç'in Falun şehrinde 1999 yılında kurulan Sabaton, savaş tarihini, kahramanlık öykülerini ve insanlık direncini müziğe taşıyan kendine özgü konseptiyle heavy metal sahnesinde eşsiz bir yere sahip. Enerjik sahne performansları, tarihi olaylara dayanan etkileyici şarkı sözleri ve coşkulu hayran kitlesiyle, modern power metalin en önemli temsilcilerinden biri olmayı sürdürüyor.

2005 tarihli çıkış albümleri Primo Victoria ile başlayan yolculukları; The Art of War, Carolus Rex, Heroes, The Last Stand, The Great War ve son olarak The War to End All Wars gibi albümlerle devam etti. Her bir albüm, hem müzikal açıdan zenginliği hem de tarihsel anlatımıyla metal dünyasında önemli izler bıraktı. Sabaton'un şarkıları, sadece güçlü riff'ler ve akılda kalıcı nakaratlarla değil, aynı zamanda bilgi dolu hikayeleriyle de dinleyicileri büyüledi.

Sabaton; kendine has "power metal" tarzıyla epik hikayeler anlatırken, heavy metal'in sınırlarını genişletmeyi başardı. Bugün hem Avrupa'da hem Amerika'da devasa festivallerin ana sahnesinde boy gösteren grup, her konserinde adeta bir tarih dersi veriyor. Grubun kuruluşundan bu yana geçen yirmi yılı aşkın sürede, Sabaton büyük festivallerde başrol oynadı, dünya çapında arena konserlerinin biletleri tükendi ve sektördeki en çalışkan gruplardan biri olarak ün kazanarak global alanda tanınır oldu. Sabaton 2005'teki ilk albümünden bu yana 10 stüdyo albümü (bazıları altın, platin ve hatta çeyrek platin sertifikalı) yayımladı. Albümlerinden sekizi uluslararası listelerde ilk 10'a, altısı ise ilk 5'e girdi. Sabaton ayrıca tüm dijital platformlarda üç milyardan fazla stream ve YouTube'da 1,5 milyardan fazla izlenme sayısına ulaştı.

6 Ekim'de Zorlu PSM Turkcell Sahnesi'nde gerçekleşecek bu özel konser, tarih ve müziğin büyülü bir kompozisyonu olarak binlerce kişiye erişecek.

Black Coffee, 11 Ekim’de Türkiye’ye geliyor!

Elektronik müziği Jazz, R&B ve Soul müzik ile harmanlayıp, Afrika ritimleriyle zenginleştiren dünyanın en büyük house müzik sanatçılarından biri olarak kabul edilen Black Coffee, ikonik mekan Madison Square Garden’da biletleri tükenen bir etkinliğe imza attı ve bu konserle birlikte New York'un dünyaca ünlü sahnesi The Garden'da sahneye çıkan ilk Güney Afrikalı DJ ve prodüktör oldu. Black Coffee'nin Madison Square Garden'daki kapalı gişe performansı sanatı ve müziği açısından tarihi bir an olarak nitelendirildi.

Sayısız ödüle layık görülen Black Coffee, ayrıca BET Ödülünü ve Grammy ödülünü alan ilk Afrikalı DJ ünvanına sahip.

1976 yılında Umlazi KwaZulu-Natal, Durban, Güney Afrika’da doğan Nkosinathi Innocent Maphumulo sahne adıyla –Black Coffee, Güney Afrika’nın özgürlük kahramanı Nelson Mandela'nın memleketi Mthatha'da büyüdü; 1990 yılında Mandela'nın hapishaneden çıkışını kutlayan kalabalığa doğru giden bir taksinin çarpması sonucu sol kolunu kullanamayan sanatçı, o günden bugüne sağ kolunu kullanarak müzik yapıyor.

Black Coffee, Cape Town’daki konserinde 60 saat kesintisiz müzik yaparak, “Tek kol ile çalınan en uzun DJ seti” dünya rekorunu kırdı.

Alicia Keys, Drake gibi dünyaca ünlü isimler ile yaptığı işbirliği ile de adından başarı ile söz ettiren Black Coffee, aralarında Pharrell Williams, Diplo, RyX, Usher, David Guetta gibi isimlerin yer aldığı 6. stüdyo albümü “Subconsciously” ile 64. Grammy Ödüllerinde En İyi Dans/Elektronik Müzik Albümü ile Grammy Ödülü’nün sahibi oldu.

Sayısız performansla adından övgüyle bahsettiren, elektronik müzik dünyasında bir ikon haline gelen ve egzotik melodileriyle büyük bir hayran kitlesine sahip olan Grammy ödüllü Black Coffee, 11 Ekim'de Zorlu PSM - Turkcell Sahnesi'nde görsel ve işitsel olarak müzik şöleni yaşatacak!

PSM Loves2Dance: Kerala Dust, 18 Ekim’de Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’nde sevenleriyle buluşuyor!

Yeni parçası 'Bell'i paylaşan Kerala Dust, bu parçasıyla blues, psikodelik rock ve techno'nun hipnotik bir karışımını sunuyor ve grubun henüz duyurulmayan üçüncü albümünden çıkan ilk parça olma özelliğini taşıyor. Sanki bulanık bir anı gibi uzanıp giden bu parça, sinematik, titreşen ve unutulması imkansız bir hava taşıyor. Şarkıyla ilgili "Bu şarkı, birkaç kayıt oturumunda parça parça oluştu. Austin, Teksas'ta bir hafta süren bant kayıttan blues'un yankıları... Şarkı, kendimizden bazı parçaları – anıları, duyguları – gömdüğümüz ve en beklemediğimiz anda yeniden ortaya çıkmalarını umduğumuz şekille ilgili." yorumunu yapan Dust, aynı zamanda şarkının grup için bir evrim niteliği taşıdığı ve yaklaşan albümlerinin müzikal yönünü işaret ettiğini belirtiyor.

Yeni üyeler, klavyeci Tim Gardner ve davulcu Pascal Karier'in yanı sıra, grup kurucuları Edmund Kenny (vokal, elektronikler) ve Lawrence Howarth (gitar), 2023'teki Violet Drive albümünden sonra yoğun bir şekilde turneye çıkmalarının 'Bell' kaydını ve yeni albümün kaydını şekillendirdiğini belirtiyorlar.

2016'da Londra'da kurulan grup, CAN, Tom Waits ve The Velvet Underground'dan ilham alıyor. BBC Radio 1'den destek almış ve Record Collector'dan övgüler almış olan grup, DGTL ve Sonar festivallerinde çalmış ve Londra’daki Koko sahnesinde başrol oynamıştır.

Gecenin açılışını, klavye ve trompet eşliğinde ambient ve elektro-funky tınılarla dinleyiciyi benzersiz bir yolculuğa çıkaracak Netam yapacak.

Bu unutulmaz geceyi kaçırmamak için şimdiden yerinizi ayırtın!

Japon elektronik müzik sahnesinin kült ismi ¥ØU$UK€ ¥UK1MAT$U, %100 Müzik kapsamında 28 Ekim’de Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’nde!

Osaka’da inşaat işçiliği yaptığı yıllarda DJ’lik yeteneğini geliştiren Yukimatsu, 2014’te DJ Nobu’nun Future Terror partisinde sahne alarak büyük çıkış yakaladı. 2016 yılında geçirdiği beyin tümörü ameliyatı sonrası hayatını tamamen müziğe adayan sanatçı, o günden bu yana elektronik müzikte sınır tanımayan bir yolculuğa imza atıyor.

2020’den bu yana Tokyo’da yaşayan Yukimatsu, CDJ’ler üzerindeki olağanüstü hakimiyetiyle akla gelebilecek her türü birbirine kusursuzca bağlayarak çaldığı setlerle dinleyicilerine benzersiz deneyimler sunuyor. Berghain gibi Avrupa’nın en prestijli kulüplerinden Asya’nın deneysel sahnelerine uzanan performanslarıyla adından söz ettiren sanatçı, Midnight Shift etiketiyle yayımlanan Midnight is Comin’ adlı mix albümüyle de büyük beğeni topladı. 2022 yılında yayımlanan Hör Berlin seti on ay dolmadan iki milyondan fazla izlenme alırken, 2025’teki Boiler Room performansı yalnızca on gün içinde iki milyonu aştı.

Müziğiyle sınırları zorlayan ve sahnede her anı benzersiz kılan DJ ¥ØU$UK€ ¥UK1MAT$U, 28 Ekim’de Zorlu PSM’de dinleyicileriyle buluşmaya hazırlanıyor.

Halloween ruhu elektronik müzikle birleşiyor! 31 Ekim’de %100 Müzik katkılarıyla Nina Kraviz Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’nde!

Elektronik müziğin uluslararası alanda en tanınmış isimlerinden, efsanevi DJ, prodüktör, söz yazarı ve şarkıcı Nina Kraviz, bu yılın en sıra dışı Halloween gecesinde benzersiz bir performans için sahneye çıkıyor. Dünya çapında milyonlarca hayranı olan ve Mixmag tarafından “Yılın DJ’i” seçilen Nina Kraviz; Eiffel Kulesi’nden Çin Seddi’ne, dev festival sahnelerinden yeraltı kulüplerine uzanan performanslarıyla elektronik müziğin en özgün ve etkileyici figürlerinden biri. Kurucusu olduğu трип (trip) ve Galaxiid plak şirketleriyle de türün geleceğine yön veriyor.

Bugüne kadar yayımladığı kendi adını taşıyan albümü, fabric ve DJ Kicks için hazırladığı övgü dolu setleri ve sınırları zorlayan prodüksiyonlarıyla elektronik müziğe farklı bir boyut kazandıran Kraviz; hem güçlü setleriyle hem de “Skyscrapers”, “Tarde” gibi sürpriz crossover parçalarıyla yaratıcılığını ortaya koyuyor. Bu Halloween’de Zorlu PSM, yılın en heyecan verici gecelerinden birine ev sahipliği yapacak. Kostümler, büyüleyici atmosfer ve Nina Kraviz’in eşsiz setiyle müzik tutkunları için sınırları aşan bir deneyim sizi bekliyor, yerinizi şimdiden ayırtın!

%100 Müzik Sunar: Kae Tempest 22 Kasım’da Turkcell Sahnesi’nde!

Mercury ve BRIT adayı şair, müzisyen ve yazar Kae Tempest; edebiyat, tiyatro ve müzikte sınırları aşan üretimleriyle çağımızın en özgün sanatçılarından. 16 yaşında sokaklarda ve açık mikrofon etkinliklerinde başlayan yolculuğu, Ted Hughes Ödülü’nü kazanan Brand New Ancients, çok satan romanı The Bricks That Built The Houses ve Rick Rubin prodüktörlüğünde yayımlanan albümleriyle uluslararası bir başarıya dönüştü. Glastonbury’den National Theatre’a uzanan sahne yolculuğu, her zaman kendi gerçeğini anlatma cesaretiyle şekillendi.

Londra’nın Lewisham bölgesinde doğup büyüyen sanatçı, beşinci stüdyo albümü “Self Titled” ile sahneye dönüyor. Grammy ödüllü yapımcı Fraser T Smith ile spontane şekilde başlayan kayıt süreci, Kae’nin geçmiş, şimdi ve geleceğiyle kurduğu diyalog üzerinden kişisel ama bir o kadar da kolektif bir hikâyeye dönüştü. Albüm, James Bond temalarını andıran epik açılış parçası “I Stand On The Line”, MC köklerine selam gönderen “Statue In The Square”, Young Fathers ortak prodüksiyonuyla kaydedilen “Breathe” ve alternatif soul vokali Tawiah’ın eşlik ettiği “Bless The Bold Future” ile dikkat çekiyor. Nöroçeşitliliğe dair güçlü sözleriyle “Diagnoses”, Carl Jung alıntısıyla başlayan “Hyperdistillation” ve iki sürpriz konuk sanatçı iş birliği de albümün öne çıkan anları arasında.

Sözü, müziği ve sahne performansıyla dinleyicilerde derin izler bırakan Kae Tempest, yeni albümü “Self Titled” ile 22 Kasım’da %100 Müzik katkılarıyla Zorlu PSM’de. Bu eşsiz performansın evrenine adım atmaya hazır olun!

%100 Metal İftiharla Sunar: Kelt mitlerinin karanlığından doğan Eluveitie, 17 Aralık’ta Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’nde kadim ruhları İstanbul’a çağıracak!

2002 yılında Chrigel Glanzmann tarafından kurulan Eluveitie, folk metal türünün en etkileyici temsilcilerinden biri haline geldi. Melodik death metal ile geleneksel Kelt ezgilerini harmanlayan grup; “Slania”, “Helvetios” ve “Origins” gibi albümlerle dünya çapında kendine sadık bir dinleyici kitlesi oluşturdu. Akustik projeleri “Evocation I” ve “Evocation II” ise Eluveitie’nin yalnızca sert tonlarda değil, duygusal ve ritüelistik anlatımda da ne denli güçlü olduğunu kanıtladı.

Grubun yeni albümü “ÀNV”, Nisan 2025’te yayımlandı. Bu albüm Eluveitie’nin 20 yılı aşkın süredir tutkuyla işlediği Kelt mitolojisini, günümüz insanına hitap edecek biçimde yeniden yorumluyor. Yeni dönemin habercisi olan “Premonition” adlı ilk tekli, grubun müzikal evrimini gözler önüne sererken özünden asla kopmadığını da hissettiriyor.

Kelt mitlerinin çağdaş bir anlatımla sahneye taşındığı, ruhani bir müzikal deneyime dönüşen Eluveitie performansı için takvimini şimdiden işaretle.