DİĞER

Eğlenceli ve öğretici bir yoga atölyesi 4-6 yaş arasındaki çocukları bekliyor! Ormanda bir yoga yolculuğuna hazır mısınız? Hayvan duruşları, nefes oyunları ve sevgi dolu hareketlerle minik bedenler doğayla buluşuyor. Çocuk Yogası 3 Ağustos'ta Vestel Amfi'de!

Eğlenceli ve keşif dolu yoga macerası 7-9 yaş arasındaki çocukları bekliyor! Minik kâşifler yoga duruşlarıyla ipuçlarını takip ediyor, nefesleriyle denge buluyor ve kendi içlerindeki hazineleri keşfediyor! Hareket, oyun ve hayal gücüyle dolu bu serüven kaçmaz. Çocuk Yogası 3 Ağustos'ta Vestel Amfi'de!

Nati Yoga ile Yogaya Davet: Denge- Iris Vestel Amfi'de!

Nati Yoga ile düzenlenen özel yoga buluşmalarında, matın üzerinde kendinle yeniden buluşacak, enerjini dengeleyip arınmanın hafifliğini hissedeceksin. Isınan havaların canlandırıcı etkisiyle birlikte, artık sana hizmet etmeyen ne varsa geride bırakıp, yeni başlangıçlara yer açıyoruz. Nati Yoga’nın deneyimli uzmanları Natali ve Iris rehberliğinde gerçekleşecek bu buluşmalarda; nefes, hareket ve farkındalıkla bütünleşen bir yoga deneyimi seni bekliyor.

Zihnini sakinleştirmek, bedenini arındırmak ve yazı taptaze bir enerjiyle karşılamak için sen de bize katıl!

Nati Yoga ile Yogaya Davet: Işık Kalpten Yükselir- Natali Vestel Amfi'de!

Nati Yoga ile düzenlenen özel yoga buluşmalarında, matın üzerinde kendinle yeniden buluşacak, enerjini dengeleyip arınmanın hafifliğini hissedeceksin. Isınan havaların canlandırıcı etkisiyle birlikte, artık sana hizmet etmeyen ne varsa geride bırakıp, yeni başlangıçlara yer açıyoruz. Nati Yoga’nın deneyimli uzmanları Natali ve Iris rehberliğinde gerçekleşecek bu buluşmalarda; nefes, hareket ve farkındalıkla bütünleşen bir yoga deneyimi seni bekliyor.

Zihnini sakinleştirmek, bedenini arındırmak ve yazı taptaze bir enerjiyle karşılamak için sen de bize katıl!

Nati Yoga ile Yogaya Davet: Chakra Dengeleme- Iris Vestel Amfi'de!

Nati Yoga ile düzenlenen özel yoga buluşmalarında, matın üzerinde kendinle yeniden buluşacak, enerjini dengeleyip arınmanın hafifliğini hissedeceksin. Isınan havaların canlandırıcı etkisiyle birlikte, artık sana hizmet etmeyen ne varsa geride bırakıp, yeni başlangıçlara yer açıyoruz. Nati Yoga’nın deneyimli uzmanları Natali ve Iris rehberliğinde gerçekleşecek bu buluşmalarda; nefes, hareket ve farkındalıkla bütünleşen bir yoga deneyimi seni bekliyor.

Zihnini sakinleştirmek, bedenini arındırmak ve yazı taptaze bir enerjiyle karşılamak için sen de bize katıl!

Nati Yoga ile Yogaya Davet: Gücün Ateşi- Natali Vestel Amfi'de!

Nati Yoga ile düzenlenen özel yoga buluşmalarında, matın üzerinde kendinle yeniden buluşacak, enerjini dengeleyip arınmanın hafifliğini hissedeceksin. Isınan havaların canlandırıcı etkisiyle birlikte, artık sana hizmet etmeyen ne varsa geride bırakıp, yeni başlangıçlara yer açıyoruz. Nati Yoga’nın deneyimli uzmanları Natali ve Iris rehberliğinde gerçekleşecek bu buluşmalarda; nefes, hareket ve farkındalıkla bütünleşen bir yoga deneyimi seni bekliyor.

Zihnini sakinleştirmek, bedenini arındırmak ve yazı taptaze bir enerjiyle karşılamak için sen de bize katıl!

Avrupa’nın gözde koreografı Marcos Morau, güçlü estetiği ve Arvo Pärt’in ruhani müzikleriyle sahnede bedenden bir katedral inşa ediyor, ya da insanlık için son bir sığınak.

Yaşam giderek dijital teknolojilerin hakimiyetine giriyor, bireyselleşme bir arada yaşama arzusunun çoktandır önüne geçti, insan olmanın ne anlama geldiği temel bir soru olmaktan çıktı. Peki kaçınılmaz gibi görünen manevi çöküşümüzü durduracak şey başımıza gelecek kozmik bir felaket midir? Tek kurtuluş şansımız, dünyaya çarparak yaşamın bilindik seyrini aniden değiştirecek bir göktaşı olabilir mi?

Morau bu dans yapıtında insanlık için yeni bir diriliş anlatısı kurmak üzere, o hayranlık uyandıran dekor ve mizansenleriyle retro-fütürist bir evren yaratıyor. Tıpkı 66 milyon yıl önce dünyayı karanlığa gömen o göktaşı gibi bir çarpışma sonrasında yeni nesil bir insanlık doğum sancıları çekiyor. Hayata yeniden temas eden her bir beden birer sinyal gibi titreşerek akranlarını arıyor; ışık ve hareket, mekâna yeniden anlam kazandırıyor. Nasıl ki Arvo Pärt mistik eserlerinde müziğe ve insana bakışımızı dönüştürdüyse, Morau da insanı huzura, içsel bir farkındalığa kavuşturacak yeni bir bedensel devinim, sığınılacak yeni bir katedral arayışına çıkıyor. Ona göre, “rotayı değiştirmek” ve birbirimize kavuşmak için hâlâ zamanımız var.

Güncel dans sahnesinin en özgün üreticilerinden Marcos Morau, bir grup İspanyol sanatçıyla birlikte sinema, fotoğraf sanatı, tiyatro ve modayı da kullandığı göz alıcı koreografileriyle dansa yeni bir soluk getirdi. Üretkenliğiyle takdir topluyor; La Veronal adlı kumpanyasını yönetiyor; Nederlands Dans Theater, Lyon Opera ve Balesi, Atterballetto, Zürich Ballet, Göteborgoperans, Staatsthaeatre Berlin gibi pek çok önemli topluluktan davet alıyor. Onun kendine has tarzı, büyük dans topluluklarına da yeni bir ilham kaynağı oluyor. 1982 Valencia doğumlu koreograf, İspanya’da Ulusal Dans Ödülü’nü alan en genç sanatçı unvanını taşıyor.

Hollanda’nın köklü dans topluluklarından, bu yıl 80. yaşını kutlayan Scapino Ballet Rotterdam’ın on iki dansçısı, Morau’nun evrenini sahnede ustalıkla inşa ediyor. Koreografın, kendi topluluğu dışında çalıştığı ilk topluluk olan Scapino Ballet ile işbirliği, 2014’te Shin A Lam ile başladı, 2016’da Pablo Picasso’dan ilham alan Pablo ile devam etti.

Türkiye’ye festival için ilk kez gelecek Scapino Ballet’in Katedral’i, Marcos Morau’nun bize sunduğu hipnotik bir ritüel. Gelin bu ritüele siz de katılın, sahne diliyle yeni bir akım başlatan yetenekli koreografın dünyasını hep birlikte keşfedelim.

“Hareket dili şaşırtıcı derecede doğal ve altında güzel bir melankoli barındırıyor; Scapino dansçıları bunu mükemmel bir şekilde yansıtıyor. Katedral, birçok yönüyle Stanley Kubrick’in 2001: Bir Uzay Destanı filmini hatırlatıyor.”

— Trouw

“Morau sahneyi kutsal bir alana dönüştürüyor; dans, kelimelerden çok daha sesli bir anlatı sunuyor.”

— Dance Europe

SCAPINO BALLET ROTTERDAM

Yöneten Marcos Morau

Koreografi Marcos Morau, Lorena Nogal

Müzik Arvo Pärt (Sinfonia Rotterdam tarafından kaydedildi)

Dekor ve Kostüm Tasarımı Silvia Delagneau

Dramaturji Asistanı Carmina S. Beldak

Işık Tasarımı Mårten Axelsson

Video Justin Bekker

Yaklaşık 70’ sürer; ara yoktur. Yaş Sınırı: +13

Avrupa’nın gözde koreografı Marcos Morau, güçlü estetiği ve Arvo Pärt’in ruhani müzikleriyle sahnede bedenden bir katedral inşa ediyor, ya da insanlık için son bir sığınak.

Yaşam giderek dijital teknolojilerin hakimiyetine giriyor, bireyselleşme bir arada yaşama arzusunun çoktandır önüne geçti, insan olmanın ne anlama geldiği temel bir soru olmaktan çıktı. Peki kaçınılmaz gibi görünen manevi çöküşümüzü durduracak şey başımıza gelecek kozmik bir felaket midir? Tek kurtuluş şansımız, dünyaya çarparak yaşamın bilindik seyrini aniden değiştirecek bir göktaşı olabilir mi?

Morau bu dans yapıtında insanlık için yeni bir diriliş anlatısı kurmak üzere, o hayranlık uyandıran dekor ve mizansenleriyle retro-fütürist bir evren yaratıyor. Tıpkı 66 milyon yıl önce dünyayı karanlığa gömen o göktaşı gibi bir çarpışma sonrasında yeni nesil bir insanlık doğum sancıları çekiyor. Hayata yeniden temas eden her bir beden birer sinyal gibi titreşerek akranlarını arıyor; ışık ve hareket, mekâna yeniden anlam kazandırıyor. Nasıl ki Arvo Pärt mistik eserlerinde müziğe ve insana bakışımızı dönüştürdüyse, Morau da insanı huzura, içsel bir farkındalığa kavuşturacak yeni bir bedensel devinim, sığınılacak yeni bir katedral arayışına çıkıyor. Ona göre, “rotayı değiştirmek” ve birbirimize kavuşmak için hâlâ zamanımız var.

Güncel dans sahnesinin en özgün üreticilerinden Marcos Morau, bir grup İspanyol sanatçıyla birlikte sinema, fotoğraf sanatı, tiyatro ve modayı da kullandığı göz alıcı koreografileriyle dansa yeni bir soluk getirdi. Üretkenliğiyle takdir topluyor; La Veronal adlı kumpanyasını yönetiyor; Nederlands Dans Theater, Lyon Opera ve Balesi, Atterballetto, Zürich Ballet, Göteborgoperans, Staatsthaeatre Berlin gibi pek çok önemli topluluktan davet alıyor. Onun kendine has tarzı, büyük dans topluluklarına da yeni bir ilham kaynağı oluyor. 1982 Valencia doğumlu koreograf, İspanya’da Ulusal Dans Ödülü’nü alan en genç sanatçı unvanını taşıyor.

Hollanda’nın köklü dans topluluklarından, bu yıl 80. yaşını kutlayan Scapino Ballet Rotterdam’ın on iki dansçısı, Morau’nun evrenini sahnede ustalıkla inşa ediyor. Koreografın, kendi topluluğu dışında çalıştığı ilk topluluk olan Scapino Ballet ile işbirliği, 2014’te Shin A Lam ile başladı, 2016’da Pablo Picasso’dan ilham alan Pablo ile devam etti.

Türkiye’ye festival için ilk kez gelecek Scapino Ballet’in Katedral’i, Marcos Morau’nun bize sunduğu hipnotik bir ritüel. Gelin bu ritüele siz de katılın, sahne diliyle yeni bir akım başlatan yetenekli koreografın dünyasını hep birlikte keşfedelim.

“Hareket dili şaşırtıcı derecede doğal ve altında güzel bir melankoli barındırıyor; Scapino dansçıları bunu mükemmel bir şekilde yansıtıyor. Katedral, birçok yönüyle Stanley Kubrick’in 2001: Bir Uzay Destanı filmini hatırlatıyor.”

— Trouw

“Morau sahneyi kutsal bir alana dönüştürüyor; dans, kelimelerden çok daha sesli bir anlatı sunuyor.”

— Dance Europe

SCAPINO BALLET ROTTERDAM

Yöneten Marcos Morau

Koreografi Marcos Morau, Lorena Nogal

Müzik Arvo Pärt (Sinfonia Rotterdam tarafından kaydedildi)

Dekor ve Kostüm Tasarımı Silvia Delagneau

Dramaturji Asistanı Carmina S. Beldak

Işık Tasarımı Mårten Axelsson

Video Justin Bekker

Yaklaşık 70’ sürer; ara yoktur. Yaş Sınırı: +13

“Kazanan biziz. Şimdi neyi değiştireceğiz?” Fransız-Katalan topluluk Baro d’evel, bu kocaman sorunun peşine düşerek dansçıları, müzisyenleri, oyuncuları, akrobatları, seramikçileri ve clown’ları sahnede, ekolojik bir seremonide bir araya getiriyor.

Felaketin izleriyle çevrili bir dünyada, yıkıntıların arasında yeni bir hikâye uydurabileceğimize, bambaşka bir kurgu yaratabileceğimize nasıl inanırız? Baro d’evel topluluğunun kurucuları Camille Decourtye ve Blaï Mateu Trias, bu soruya “ancak kendimizi bir seremoniye, bir büyülenme ânına teslim ederek” yanıtını veriyor.

Biz Kimiz?, 2024’te Avignon Festivali’ndeki dünya prömiyerinde büyük beğeni toplayarak ayakta alkışlandı. Yaratım sürecinde ekip, kille çalıştı, renkle denemeler yaptı, dekor ve kostümlerde plastiği ileri dönüştürdü. Doğa yürüyüşlerine çıktı, at sürüleriyle karşılaştı, üzüm hasadına katıldı, seramik pişirme ateşlerinin etrafında kutlamalar yaptı. Şaman figürüyle ilişkimiz üzerine clown atölyeleri yürüttü ve bütün bu deneyimlerden doğan soluksuz bir ritmi sahneye taşıdı.

Gösteride uyum ve kaos, umut ve karamsarlık, rüya ve gerçeklik arasında gidip gelen sahneler baş döndürücü bir hızla birbirini izliyor. En çelişkili duygular iç içe geçiyor, aynı yoğunlukta birleşiyor. İzleyicinin dikkati bir saniye bile dağılmıyor. Gösteriyi sahneledikleri her mekâna yeni bir ev gibi yaklaşan topluluk, İstanbul Tiyatro Festivali izleyicisini büyük bir misafirperverlikle karşılamaya ve İstanbul’a özel sürprizlere hazırlanıyor.

Sahnede tüm sanat dallarını buluşturma hedefiyle yola çıkan Baro d’evel, bütüncül sanat yapıtları üretmek için farklı disiplinlerden sanatçılar, zanaatkârlar ve hatta hayvanlarla birlikte çalışıyor. Sanatsal riskler almaktan çekinmeyen topluluk, metinlerini titizlikle yazıyor; ancak her ân doğaçlamaya açık, özgür bırakılmış yapılarla katmanlı bir dramaturji kuruyor. Böylece gözden kaçan ya da insan dilinin ötesine taşan şeyler de sahnede hayat bulabiliyor.

Gösteri, gruba ait olma, birey olma ve mekân üzerine sorular ortaya atacak bir üçlemenin ilk parçası:

Qui som?: Biz kimiz? – Bir ekip işi Qui soc?: Ben kimim? Neyden yapıldım? Buraya nasıl geldim? – Dönüşüm etrafında maddeyle bir çalışma On som?: Neredeyiz? – Elle şekillendirilmiş bir seramik yerleştirmesi, bir ses yolculuğu

“Biz Kimiz?, insanın kırılganlığıyla yüzleştiği büyük bir hikâyeyi anlatıyor; umutsuzluk ve vazgeçiş karşısındaki direnişi sahneye taşıyor.” — Le Monde

“Biz Kimiz?, dans, müzik, tiyatro, sirk ve seramiği bir araya getirerek hassas bir soruyu ortaya atıyor: Çöküşten sonra toplumumuz neye benzerdi?” — La Libre Belgique

BARO D’EVEL

Yazan, Tasarlayan, Yöneten Camille Decourtye, Blaï Mateu Trias

Artistik İşbirliği Maria Muñoz, Pep Ramis (Mal Pelo)

Dramaturji Barbara Métais-Chastanier

Müzik Pierre-François Dufour

Sahne ve Kostüm Tasarımı Lluc Castells

Işık Tasarımı María de la Cámara, Gabriel Paré (Cube.bz)

Ses Tasarımı Fanny Thollot

Malzeme ve Renk Araştırmaları Bonnefrite

Seramik Tasarımcısı Thomas Pachoud

Teknik Yönetim Romuald Simonneau

Seramik Sanatçısı Sébastien De Groot

Aksesuar, Seramik Sanatçısı Benjamin Porcedda

Sahne Yönetimi Mathieu Miorin

Işık Yönetimi Enzo Giordana

Ses Yönetimi Cholé Levoy

Kostüm Alba Viader

Aşçı Ricardo Gaiser

Topluluk Amiri Laurent Ballay

Prodüksiyon Sorumlusu Caroline Mazeaud

Prodüksiyon Amiri Pierre Compayré

Prodüksiyon Asistanı Élie Astier

Fotoğraflar François Passerini, Salavdor Sunyer

Sahne Kadrosu Lucia Bocanegra, Noëmie Bouissou, Camille Decourtye, Miguel Fiol, Dimitri Jourde, Chen-Wei Lee, Blaï Mateu Trias or Claudio Stellato, Yolanda Sey, Julian Sicard, Marti Soler, Maria Carolina Vieira, Guillermo Weickert

Yaklaşık 100’ sürer; ara yoktur. Yaş Sınırı: +13 Fransızca, Katalanca, İspanyolca, İngilizce, Portekizce; Türkçe üstyazılı

“Kazanan biziz. Şimdi neyi değiştireceğiz?” Fransız-Katalan topluluk Baro d’evel, bu kocaman sorunun peşine düşerek dansçıları, müzisyenleri, oyuncuları, akrobatları, seramikçileri ve clown’ları sahnede, ekolojik bir seremonide bir araya getiriyor.

Felaketin izleriyle çevrili bir dünyada, yıkıntıların arasında yeni bir hikâye uydurabileceğimize, bambaşka bir kurgu yaratabileceğimize nasıl inanırız? Baro d’evel topluluğunun kurucuları Camille Decourtye ve Blaï Mateu Trias, bu soruya “ancak kendimizi bir seremoniye, bir büyülenme ânına teslim ederek” yanıtını veriyor.

Biz Kimiz?, 2024’te Avignon Festivali’ndeki dünya prömiyerinde büyük beğeni toplayarak ayakta alkışlandı. Yaratım sürecinde ekip, kille çalıştı, renkle denemeler yaptı, dekor ve kostümlerde plastiği ileri dönüştürdü. Doğa yürüyüşlerine çıktı, at sürüleriyle karşılaştı, üzüm hasadına katıldı, seramik pişirme ateşlerinin etrafında kutlamalar yaptı. Şaman figürüyle ilişkimiz üzerine clown atölyeleri yürüttü ve bütün bu deneyimlerden doğan soluksuz bir ritmi sahneye taşıdı.

Gösteride uyum ve kaos, umut ve karamsarlık, rüya ve gerçeklik arasında gidip gelen sahneler baş döndürücü bir hızla birbirini izliyor. En çelişkili duygular iç içe geçiyor, aynı yoğunlukta birleşiyor. İzleyicinin dikkati bir saniye bile dağılmıyor. Gösteriyi sahneledikleri her mekâna yeni bir ev gibi yaklaşan topluluk, İstanbul Tiyatro Festivali izleyicisini büyük bir misafirperverlikle karşılamaya ve İstanbul’a özel sürprizlere hazırlanıyor.

Sahnede tüm sanat dallarını buluşturma hedefiyle yola çıkan Baro d’evel, bütüncül sanat yapıtları üretmek için farklı disiplinlerden sanatçılar, zanaatkârlar ve hatta hayvanlarla birlikte çalışıyor. Sanatsal riskler almaktan çekinmeyen topluluk, metinlerini titizlikle yazıyor; ancak her ân doğaçlamaya açık, özgür bırakılmış yapılarla katmanlı bir dramaturji kuruyor. Böylece gözden kaçan ya da insan dilinin ötesine taşan şeyler de sahnede hayat bulabiliyor.

Gösteri, gruba ait olma, birey olma ve mekân üzerine sorular ortaya atacak bir üçlemenin ilk parçası:

Qui som?: Biz kimiz? – Bir ekip işi Qui soc?: Ben kimim? Neyden yapıldım? Buraya nasıl geldim? – Dönüşüm etrafında maddeyle bir çalışma On som?: Neredeyiz? – Elle şekillendirilmiş bir seramik yerleştirmesi, bir ses yolculuğu

“Biz Kimiz?, insanın kırılganlığıyla yüzleştiği büyük bir hikâyeyi anlatıyor; umutsuzluk ve vazgeçiş karşısındaki direnişi sahneye taşıyor.” — Le Monde

“Biz Kimiz?, dans, müzik, tiyatro, sirk ve seramiği bir araya getirerek hassas bir soruyu ortaya atıyor: Çöküşten sonra toplumumuz neye benzerdi?” — La Libre Belgique

BARO D’EVEL

Yazan, Tasarlayan, Yöneten Camille Decourtye, Blaï Mateu Trias

Artistik İşbirliği Maria Muñoz, Pep Ramis (Mal Pelo)

Dramaturji Barbara Métais-Chastanier

Müzik Pierre-François Dufour

Sahne ve Kostüm Tasarımı Lluc Castells

Işık Tasarımı María de la Cámara, Gabriel Paré (Cube.bz)

Ses Tasarımı Fanny Thollot

Malzeme ve Renk Araştırmaları Bonnefrite

Seramik Tasarımcısı Thomas Pachoud

Teknik Yönetim Romuald Simonneau

Seramik Sanatçısı Sébastien De Groot

Aksesuar, Seramik Sanatçısı Benjamin Porcedda

Sahne Yönetimi Mathieu Miorin

Işık Yönetimi Enzo Giordana

Ses Yönetimi Cholé Levoy

Kostüm Alba Viader

Aşçı Ricardo Gaiser

Topluluk Amiri Laurent Ballay

Prodüksiyon Sorumlusu Caroline Mazeaud

Prodüksiyon Amiri Pierre Compayré

Prodüksiyon Asistanı Élie Astier

Fotoğraflar François Passerini, Salavdor Sunyer

Sahne Kadrosu Lucia Bocanegra, Noëmie Bouissou, Camille Decourtye, Miguel Fiol, Dimitri Jourde, Chen-Wei Lee, Blaï Mateu Trias or Claudio Stellato, Yolanda Sey, Julian Sicard, Marti Soler, Maria Carolina Vieira, Guillermo Weickert

Yaklaşık 100’ sürer; ara yoktur. Yaş Sınırı: +13 Fransızca, Katalanca, İspanyolca, İngilizce, Portekizce; Türkçe üstyazılı

Bu kış izleyiciler büyük bir etkinliğe tanıklık edecek. Efsanevi PRIME Orkestrası, dünya turnesinin bir parçası olarak görkemli HOGWARTS Sympho Show'u sunuyor. Bu eşsiz müzikal performans sizi büyülü bir dünyanın içine çekecek ve ikonik filmlerin en sevdiğiniz müziklerine hayat verecek.

HOGWARTS Sympho Show programı sadece büyük John Williams'ın ünlü melodilerini değil, aynı zamanda izleyicileri Harry Potter hikayesinin en beklenmedik ve heyecan verici anlarına götürecek birçok müzikal sürprizi de içeriyor.

Eşsiz PRIME Orkestrası ile Harry Potter'ın büyülü dünyasına muhteşem bir müzikal yolculuk, Hogwarts Senfoni Gösterisi, 30 Ocak'ta Turkcell Sahnesi'nde!