KAOTİK, HİPNOTİK, SARSICI: ¥ØU$UK€ ¥UK1MAT$U

Loş ışıklı bir sahne, gömleksiz, ter içinde ve adeta trans hâlinde bir DJ hayal edin. Bu sahnenin kahramanı, Japon elektronik müzik sahnesinin kalıplara sığmayan dahisi ¥ØU$UK€ ¥UK1MAT$U’dan başkası değil. 9-10 Mayıs’ta Zorlu PSM’de gerçekleşecek Sónar İstanbul’un en heyecan verici konuklarından biri Yukimatsu. Osaka çıkışlı, şimdilerde Tokyo'da yerleşik DJ’in duyuları serbest bırakan performansına kapılmadan önce hakkında bilinmesi gerekenleri sıraladık.

Deep Purple tutkunu bir baba, Sonic Youth ve The Prodigy ile şekillenen bir kulak; derken kulüplerde, partilerde çalınan ilk setler... Hikâyenin başlangıcı 2008’e uzanıyor. Osaka’da bir ev partisinde tesadüfen DJ kabinine geçen genç Yousuke, bir anda kendini farklı türlerin tam ortasında buluyor. Hard rock, pop, ambient, gabber… Farklı janrlar arasında cesur geçişler yapma tutkusu, onu kısa sürede Osaka ve Kobe’nin yeraltı kulüplerinde tanınan bir isim hâline getiren şey oluyor. 2014’te, Japonya’nın elektronik müzik sahnesinin etkili isimlerinden DJ Nobu tarafından keşfedilmesiyle Tokyo’daki Future Terror partilerinde çıkış yapmayı başarıyor; sonraları ise ünü şehirden şehre yayılıyor.

Yukimatsu’yu kısaca tanımlamak gerekseydi, “Kendi frekansını yaratan bir elektronik müzik sihirbazı” demek yerinde olurdu. Ama onu tek bir kalıba sığdırmak haksızlık olur. Setleri, techno kadar vurucu, ambient kadar hayalperest, noise kadar kaotik ve deneysel. Üstelik neredeyse her türün evrenine girip çıkarken yine de “Yukimatsu imzası”nı hissettiriyor.

2016’da gelen bir beyin tümörü teşhisi, çoğu DJ’i duraklatmaya yeterdi belki ama Yukimatsu için tam tersine bir itici güç oldu. Elektronik müziği bir tür iyileşme aracı olarak kullanan sanatçı, 2017’de Berlin Atonal’a çıkacak kadar hızını yükseltti. Trans melodiler, ürkütücü house riffleri, trap’in eğlenceli atakları, rave’e uzanan çarpıcı pasajlar... Yukimatsu’nun setleri boyunca bir labirentin içinde dolaşırken nereye varacağınızı kestirmek güç.

Berlin Atonal, sadece başlangıçtı. Bu süreçte, Oneohtrix Point Never, Marcel Fengler ve Adam X gibi isimlerle sahneyi paylaşarak küresel anlamda sesini daha da güçlendirdi. Asian Dope Boys kolektifiyle gerçekleştirdiği performanslar sayesinde elektronik müzik ile performans sanatlarını doğal bir akış içinde birleştirdi. Osaka ve Kobe’de düzenlediği Zone Unknown partileriyle de Japonya’nın yeraltı elektronik müzik sahnesine yön veren isimlerden biri oldu.

2021’de Singapur merkezli Midnight Shift etiketiyle yayımladığı Midnight is Comin’, DJ Nobu, Gabber Modus Operandi ve Ryo Murakami gibi isimlerin bir araya geldiği deneysel bir derlemeydi. Bu albüm, aslında onun yarattığı frekansların yalnızca küçük bir kesitini sunuyor. Setlerinde Daft Punk veya Moby çaldığını duymak kadar Duma ya da Shapednoise çalmasına da şaşırmazsınız.

Giderek genişleyen dinleyici kitlesiyle, HÖR Berlin’deki seti daha ilk iki günde 10 binlerce kişiye ulaştı. Geçtiğimiz haftalarda yayımlanan Boiler Room Tokyo kaydı ise kısa sürede 3 milyon dinleyiciyi içine çekti. Yousuke Yukimatsu, müziği evcilleştirmek yerine onu serbest bırakan isimlerden. Kendisini çerçeve içine hapsetmeyen, iyi anlamda “dağınık” bir beyin olarak müziği özgürleştirmeyi seviyor. Bir setinde duygusal bir parçanın ortasında kaybolabilir, diğer setinde ise trap, gabber ve psytrance arasındaki uçurumlarda koşturabilirsiniz. Yukimatsu’nun setlerini anlamanın tek yolu, bizzat deneyimlemekten geçiyor.