Müzik, farklı türleri bir araya getirerek yeni ve sıra dışı seslerin doğmasına olanak tanır. Bu müzikal keşiflere öncülük eden gruplardan biri de özgün üretimleriyle dikkat çeken Toronto kökenli enstrümantal topluluk BadBadNotGood'dur. Matthew Tavares, Alexander Sowinski, Chester Hansen ve Leland Whitty'nin bir araya gelmesiyle 2010 yılında kurulan bu eşsiz dörtlü, jazz, hip-hop, enstrümantal, çağdaş caz ve alternatif müzik dünyalarını birleştirerek kendi benzersiz müzikal evrenini yarattı.
Bu yazıda, BadBadNotGood'un deneysel caz kariyerinin başlangıcından günümüze kadar olan müzikal yolculuğuna odaklanacak ve grup üyelerinin cesurca keşfettikleri müzikal sınırları inceleyeceğiz. Sıra dışı enstrümantasyonları, çeşitli iş birlikleri ve dinamik performanslarıyla BadBadNotGood, müziği sadece bir türden daha fazlası haline getirerek dinleyicilere eşsiz bir deneyim sunuyor. Hazır mısınız, BadBadNotGood'un müzikal dünyasına bir yolculuğa çıkalım.
Toronto kökenli enstrümantal grup BadBadNotGood, müziğe farklı bir perspektif getirerek cazın sınırlarını zorlamış, kendine özgü bir tarz oluşturmuş bir topluluktur. Matthew Tavares, Alexander Sowinski, Chester Hansen ve Leland Whitty'nin bir araya gelmesiyle 2010 yılında kurulan grup, özellikle jazz, hip-hop ve alternatif müzik topluluklarında geniş bir dinleyici kitlesi bulmuştur.
Grubun müzikal serüveni, Toronto’daki Humber College caz programında bir araya gelen Tavares, Sowinski ve Hansen ile başladı. Hip-hop müziğine olan ortak ilgileri, MF Doom ve Odd Future gibi sanatçıları içeriyordu. Bu eşsiz birliktelik, klavyede Tavares, bas gitarda Hansen ve davulda Sowinski'nin katkılarıyla kendini gösterdi. Grup, başlangıçta "The Odd Future Sessions Part 1" adlı YouTube videosuyla dikkat çekti. Tyler, The Creator'ın ilgisini çeken bu performans, BadBadNotGood'un yükselişine ivme kazandırdı.
Kariyerlerinin başında caz ve hip-hop'un benzersiz karışımıyla rap şarkılarını coverlamak üzerine şekillendiren grup, bu muhteşem kombinasyonla kendini hip-hop camiasında o kadar sevdirdi ki; kısa zamanda Ghostface Killah ile ortak bir albüm hazırladılar. Onları yıldızlığa götüren yola sokan Tyler, The Creator ile tanışıp, birlikte çaldılar, 'channel ORANGE' albümüyle Grammy Ödülü kazanan Odd Future üyesi Frank Ocean ile birlikte Coachella’da sahne aldılar.
"BBNG" 2011’de, "BBNG2" 2012’de, "III" 2014’te, "Sour Soul with Ghostface Killah” 2015’te, "IV" 2016’da, "Talk Memory" 2021 yılında yayınlandıkları her albümleri, grubun caz, hip-hop ve diğer etkilerin benzersiz karışımını sergiliyor ve bu da müzik endüstrisindeki tanınırlıkları ve başarılarına katkıda bulunuyor.
İlk EP'leri "BBNG"yi 2011 yılında yayınlayan grup, kısa süre içinde dikkat çeken bir çıkış yaptı. A Tribe Called Quest, Waka Flocka Flame ve Odd Future şarkılarının cover'larını içeren bu EP, dinamik enstrümantasyonları ve sıra dışı yaklaşımlarıyla geniş bir dinleyici kitlesine ulaştı.
2012'de "BBNG2" albümüyle başarılı bir devam albümüne imza atan BadBadNotGood, bu kez albümlerinde çeşitli sanatçıların şarkılarının yanı sıra kendi özgün bestelerine de yer verdi. Grubun enerjik sahne performansları, onları Coachella Valley Music and Arts Festival'in de dahil olduğu birçok etkinlikte sahne almaya yönlendirdi.
"Sour Soul" isimli albümlerinde Wu-Tang Clan'dan Ghostface Killah ile iş birliği yapan BadBadNotGood, 2015 yılında hip-hop ile cazın çarpıcı bir birleşimini sunarak dinleyicileri etkiledi. Bu albüm, grup için sadece müziği değil, aynı zamanda iş birliklerini de genişletme fırsatı sundu.
2016'da piyasaya sürülen "IV" albümü, Future Islands solisti Samuel T. Herring, Colin Stetson, Kaytranada, Mick Jenkins ve Charlotte Day Wilson gibi sanatçıların katkılarıyla dikkat çekti. Albüm, BBC Radio 6 Music tarafından yılın en iyi albümü seçilerek BadBadNotGood'un başarı grafiğini bir kez daha yukarı çekti.
BadBadNotGood'un en son stüdyo albümü "Talk Memory", 2021 yılında müzikseverlerle buluştu. Grup, bu albümle birlikte müzikal evrimini sürdürdü ve eleştirmenlerden olumlu geri dönüşler aldı. Özellikle "Signal from the Noise" ve "Beside April" gibi parçalar, dinleyicilere BadBadNotGood'un yaratıcı ve çeşitli müzikal dünyasını keşfetme fırsatı sundu.
2023 yılında Turnstile ile güçlerini birleştirerek ortaklaşa hazırladıkları "New Heart Designs" adlı EP ile dikkat çeken BadBadNotGood, Turnstile'ın 2021 çıkışlı ve Grammy adayı olan "Glow On" albümünden sevilen üç şarkıyı yeniden yorumladı. EP, Turnstile'ın "Mystery", "Alien Love Call" ve "Underwater Boi" gibi öne çıkan parçalarına BadBadNotGood'un benzersiz müzikal dokunuşunu ekleyerek, dinleyicilere beklenmedik ve etkileyici bir müzikal deneyim sunuyor. Bu iş birliği, her iki grubun müzikal vizyonunu birleştirerek, 2021 çıkışlı "Glow On" albümünün izleyiciler üzerinde bıraktığı etkiyi yeni bir perspektifle yeniden keşfetme fırsatı sunuyor.
BadBadNotGood'un öne çıkan özelliği, jazz, hip-hop ve diğer türler arasında özgürce gezinen bir müzikal kimlik oluşturmalarıdır. Grup, dinleyicilerine sadece bir müzikal deneyim değil, aynı zamanda müziğin sınırlarını zorlamayı amaçlayan bir macera sunuyor.