ZORLU PSM, "GARANTİ BBVA GENÇ KONSERLERİ" SONBAHARI İPLE ÇEKTİRİR

FERİDUN ERTAŞKAN - CAZKOLİK

Bu haberde, Garanti BBVA'nın Zorlu PSM'deki konserlerine odaklanarak sanatçılara dair bilinmesi gereken detayları paylaşmak istiyoruz.

19 Eylül’de Barbara Pravi ile başlayacak Zorlu PSM konserlerinde ekim ayında müzikseverleri iki konser daha bekliyor. 2 Ekim akşamı Blood Red Shoes konserinin ardından Garanti BBVA Genç Konserleri Zorlu PSM ayağı 4 Ekim akşamı Fellini Felin konseriyle ara verecek.

Barbara Pravi, Eurovision ile yaktığı başarı meşalesini söndürmüyor

Türkiye olarak Eurovision ile bir dargın bir barışık hikâyemiz olsa da bu yarışmadan çıkan yeni sesler müzik dünyasında ilgi görmeye devam ediyor ve arada Barbara Pravi gibi biri çıkarak sesi ve şarkılarıyla yaşamını yarışma sonrasında da başarıyla sürdürmeye devam ediyor.

Pravi 20121 yılında Fransa'yı "Voilà" isimli şarkıyla temsil etmişti. Fransızlar, genç sanatçıyı son otuz yılda Eurovision'daki ülkece en başarılı sonuçtan dolayı alkışlamıştı ama Pravi'nin ufku yarışmadan yıllar sonrasını da görmeyi istiyordu, bu yüzden, ilk albümü "On n'enferme pas les oiseaux" aynı sene yayınlandı, belli ki yarışmada spotların üzerine dönmesiyle sürecek bir çıkış planı üzerinde çalışmıştı. İşte, "Voilà" da bu albümün hit şarkısıydı ve hedef yerini bulmuştu.

'Şarkıcı olmak istiyorum' diyen bir kız

Fransız chanson şarkı geleneği güçlüdür. Bu geleneğin elliler ve altmışlar sonrası yıllarında çok sayıda yeni ve modern sesi sahiplendiğini biliyoruz. Vokal + hikâye ağırlıklı anlatıma sahip olan bu sanatçılar bazen bir hit şarkı üzerinden ("Voilà" gibi) bazen daha kuvvetli kimlikler üzerinden (mesela Zaz gibi) yola çıktılar ve başarılı oldular.

Pravi şarkıcı olmak istediğini "Voilà" şarkısında açıkça söylüyordu zaten. "Sevgililerine, arkadaşlarına benden bahset" diyordu, şarkısında anlatıyordu, "Onlara, o siyah gözlü kızdan ve bu aptalca rüyadan bahset, Ben, ben sadece sana ulaşacak hikâyeler yazmak istiyorum. Hepsi bu" diyordu...

Pravi arzuladığı şeye kavuştu, elde ettiği yarışma başarısı onu listelerde de başarıya götürdü ve şimdi sıra bu sanatçıyı "Garanti BBVA Genç Konserleri" kapsamında Zorlu PSM'de izlemek olacak. Onu keşfetmek, Fransızca sözleri her ne kadar anlaması zor olsa da üzerimizde yarattığı hissi doyasıya yaşamak için en uygun akşam 19 eylül gecesi olacak. Siz de notunuzu alın.

Biri havalı diğeri geveze ama ikisi birden sahnede patlayan enerji

Geçenlerde, takip ettiğimiz bir yazarın konser yazısı gözümüze ilişti. Blood Red Shoes'dan söz ediyordu. Avrupa rock sahnesinin yirmi yılına imza atan İngiliz ikilisi. Aslında, bu ikiliyi yazarken hem birbirinden ayırmak, hem birleştirmek lazım. Ayırırken dikkat etmek gereken şey havalı olanın Laura-Mary Carter, geveze olanın Steven Ansell oluşudur. Rock gruplarında olmazsa olmaz rol paylaşımı Blood Red Shoes'da doğal olarak gelişmiş. Rock gruplarının gitaristleri her zaman rol çalma bakımından avantajlıdır ama grupta Laura gibi hem gitar çalan hem güzel bir kız varsa o rol zaten onundur. Diğerine ise sempatik olmak düşer.

Geçen sene, bir araya gelişlerinin yirminci yılını kutlayan ikili kuşağının aynı dönem ortaya çıkan diğer müzisyen ve gruplara göre kendilerini daha hızlı ispatladılar. Artık müzikleriyle geçinebiliyor ve hatta dünya turnesine bile çıkıyorlar. Bakmayın, kolay iş değildir, her sektör gibi bu alan da rekabetin yoğun, iyiyi kötüden ayırmanın zor olduğu bir alandır. Ama, Blood Red Shoes'un istikrarlı çıkışı onları ayırdetmemizi sağladı.

Blood Red Shoes tam bir konser canavarı ikilisi

İkili konserlerde yaşıyor sanki. Geçen sene yirminci yıllarını Paris'te verdikleri bir konserle kutladılar. Bu konseri ayrıca "20 Years of Blood Red Shoes" isimli albümle taçlandırdılar. Bandcamp'in ayrıcalıklı gruplarına benziyordu ikili ve 22 parçadan oluşan devasa albüm geçen yirmi yılın şerefine bol bol kadeh kaldırmış olmalılar.

Fakat öte yandan, ikilinin konser verdiği şehirlere bakınca rock müziğin turne kutsamasını yaptıklarını söyleyebiliriz. Live in Gurten, Liven in Amsterdam, Live in Prague, Hamburg, Bristol, Lyon, Montreux, Köln, Madrid…

Şimdi gruptan isteğimiz belli; Live at Zorlu PSM. İstanbul konseri bu 'live' seride mutlaka yer almalı.

Kan kırmızısı yeni siyahtır

Gelelim değinmediğimiz bir başka konuya. İkilinin, 2020 civarı yayınladığı albümü "Ghost on Tape" kapak görseliyle dikkat çekiyordu. Laura-Mary'nin geniş havalı siyah güneş gözlüklerine yansıyan 'atomic bomb' bir mesaj mı?

Alacakaranlık olarak tanımalanabilecek kimi müzikleri içinde bu albümün belirmesi bir tür alamet gibi algılandı. Yayınlandığı döneme bakarsanız eğer, düşünmeyin biz söyleyelim, Covid pandemisi günlerindeki küresel salgın felaketini andırması şaşırtıcı olmamalı. Kimi dinleyiciler bazı şarkıları Muse ile karşılaştırmıştı hatta.

Böyle zamanlarda, yani sinemanın zaten ikibinlerde üzerimize bolca saldığı zombi filmlerinin ardından gelen pandemi salgını sırasında bazı topluluklar neşeli günler filmini oynayıp rol yapsa da Blood Red Shoes isimlerinin hatırına yakışır olanı yaparak moralimizi daha da bozdu, ama çocuklar bu işi iyi yaptı, bunu da söylemek lazım.

"Ghosts on Tape" albümü kabul etmek lazım grubun kült işlerinden biri olmayı hak ediyor. Sadece sahip olduğu imalardan dolayı değil, "Comply" parçasının girişindeki gibi tedirgin edici piyano intro döngüleri ve aynı tedirgin edicilikteki vokalin şarkının ruhunu teslim alması önemli bir göstergeydi. Bize de ister istemez o yöne bakmak düşüyordu.

Bu tarz şarkıları sahnede canlı dinleyecek olmak bir şans. Bu tür topluluklar gelişimini kesintisiz sürdürür, zaten yerinde saymak ölmek demektir ama nereye gidileceğinin yönü dünyanın gidişatıyla da ilgili olduğu için hepimizin baktığı yönün tek yön olması normal o da 2 ekim akşamı Zorlu PSM sahnesinin yönü olmalı.

Zorlu PSM Garanti BBVA Genç Konserleri Fellini Felin ile şimdilik sona eriyor

Bugün bahsettiğimiz dört konserin ikisi Fransız, biri İsveç, diğeri İngiliz.

Fellini Felin Fransız rock müziğin dünyaya açıldığı yeni kapı olabilir mi?

Değişik bir ses paletini zorluyor Fellini Felin, özgün ve değişik. Yankılı gitar sesi derin ve boş bir garajın dibinden geliyor sanki, vokalleri de öyle, bazen benzer derinliğe sahip, bazen yakınlaşıyor ama hiç yılışık değil.

Ses, söz ve fikir keşfi

Fellini Felin için böyle bir üçleme tamlaması yapmak mümkün. Adını İtalyanların büyük sinema ustası Fellini'den almış gibi duran ya da öyle andıran sanatçı geçen yıl EP çalışmasının kapağında karanlık içinde kısmen parlayan bir orgun başında oturuyordu. Müzikleriyle uyumlu sanki. "Oddy" bu EP'nin yıldızı gibi parlıyor. İç gözleme dayalı sözleri düşündürücü de olabilir, dans etmeye de zorlayabilir ama karmaşayı davetkâr kullandığı kesin. Müziği kuşağının diğer isimlerine göre üzerinde daha fazla düşünülmüş işler. Cazla yakınlık kurulabilir mi? Zorlama olur ama kendi içinde gelişmiş doku üretimi mevcut, bunu yadsıyamayız.

Ama bizim aklımız on yıl önceki albümü "Wisteria"da kaldı...

Elektronik sesleri arka plân unsurları gibi kullanarak manzaralar yaratan sanatçı üzerine basit akustik melodiler döşüyerek dinleyicinin dikkatini belli bir noktada sabit tutmayı başarıyor ve sonra tabi ritm her zaman nabzı sabit tutuyor.

Sözler bu müziğin üzerinde dekoratif unsurlar gibi adeta

Bazı sanatçıların söz kullanımı öyle olur evet, dekoratiftir. Müziğin yan unsuru gibidir, vokalistin sesi de enstrüman gibi kullanışlıdır. Kelimeler tekrara dayalı olabilir, sessizlik de sözlerin devamı gibidir, kısa mısralar, sivriltilmiş akustik göndermeler.

Fellini Felin Zorlu PSM sahnesinde sivri ve dik sesler üretirken dikkat çekecektir

4 Ekim gecesi izleyeceğimiz sanatçı ritmik doku üzerine kurguladığı ses ve söz kombinasyonunu dikkatli ve titiz sergileyecektir, sahneyi iyi takip etmek lazım!

BUNLAR DA İLGİNİ ÇEKEBİLİR