ZORLU ÇOCUK TİYATROSU'NDAN YEPYENİ BİR OYUN: KUSURSUZ DÜNYA MÜZİKALİ

Başrollerinde Pınar Altuğ Atacan, Yarkın Ünsal ve Yağmur Topçu’nun yer aldığı Zorlu Çocuk Tiyatrosu oyunu Kusursuz Dünya Müzikali, 25 Aralık’ta prömiyeri için sahnedeydi. Zorlu Holding Kurumsal İletişim’in yürüttüğü Bir Hayal Bir Oyun yarışmasının kazananı Elif Sude Dobra’nın Acayip Teknolojik Masallar hikayesinden yola çıkarak Özlem Saraç Özcan’ın oyunlaştırdığı ve Gaye Cankaya’nın yönetmenliğini yaptığı Kusursuz Dünya Müzikali, sezon boyunca Zorlu PSM’de olacak. Yönetmen Gaye Cankaya ve başrol oyuncusu Pınar Altuğ Atacan ile Zorlu Çocuk Tiyatrosu’nun çiçeği burnunda oyunu Kusursuz Dünya Müzikali hakkında sohbet etme şansı yakaladık.

GAYE CANKAYA

**Çok uzun zamandır hazırlıklarını yaptığınız Kusursuz Dünya Müzikali 25 Aralık’ta prömiyerini yapıyor. Oyunun ortaya çıkma süreci ve hemen peşinden gelen hazırlık sürecinden biraz bahseder misiniz? ** Müzikalın metin yazma süreci 2 ay kadar sürdü. Provalar için de 2 aylık bir süreç geçirdik. Bu sene bildiğiniz gibi Pınar Altuğ Atacan ile çalışıyoruz. Zorlu Çocuk Tiyatrosu için bu büyük bir sürpriz. Pınar aramıza yeni katılamasına ve hiç sahneye çıkmamasına rağmen ekibe ve oyuna çok kısa sürede uyum sağladı. Sanki yıllardır beraber gibiyiz. Pozitif enerjisiyle keyifli bir prova süreci geçirdik. 2 ay aslında uzun gibi görünse de bol müzikli bu oyun için bu süre bizi biraz sıkıştırdı. Ama ekibim dans ve müzik konusunda deneyimli olduğu için üstesinden gelmeyi başardık galiba. Enteresan besteler çıktı ortaya. Minik bir ipucu; çocuklar bu oyunda rock’n roll, hatta Vals’in rock yorumuyla dans edebilirler. Hepimiz heyecanlıyız.

**Önceki deneyimlerinizle kıyasladığınızda, bu kez nasıl farklı bir yol denediniz veya neleri farklı yapma şansı yakaladınız? Sizi bu oyuna en çok motive eden detay neydi? ** Kusursuz Dünya Müzikali’nde teknolojiyi biraz daha fazla kullanmaya çalıştım ve bunu tiyatroyla kaynaştırma yoluna gittim. Tabii ki metin buna çok müsaitti. Çok severek çalıştığım bir oyun oldu, en büyük motivasyonlarımdan biri uyarlamasını yaptığımız küçük bir kızın hayal gücünden çıkmış öykü olması. Tabii ki sevgili Özlem Saraç Özcan bunu şahane bir şekilde uyarladı. Öyküyü büyüttü, köpürttü; yeni karakterler ve olaylarla donattı. Yalın bir dille inşa edilmiş bir müzikale can vemek de benim bir diğer büyük motivasyonum. Ve tabii ki sevgili ekip arkadaşlarım.

Kusursuz Dünya Müzikali’nde izleyicileriniz son derece meraklı çocuklar olacak. Genel olarak çocukların gözünü sahneden ayırmamaları için ne gibi detaylara dikkat ediyorsunuz? Çocuk oyunu sahnelerken en çok önem verdiğim konu çocukların hayal dünyasının zenginliğini ve rengini yakalayabilmek. Bunun için her çocuk oyunu sahnelemeye başladığım andan itibaren devamlı çocuk filmleri izlerim. Bir diğer detay ise oyunun doğru bir hız dengesinin olması; oyunda ilgiyi dağıtacak boşluklar bulunmaması, doğru yerlerde müzik kullanımı ve danslar.

Zorlu Çocuk Tiyatrosu kapsamında yer alacak Kusursuz Dünya Müzikali’ne dair izlemeyenlere ne mesaj vermek istersiniz? Bu oyun teknolojinin yararlarını ve zararlarını anlatıyor. İzleyemeyen çocuklara önerim teknolojiyi gerektiği kadar kullanmaları. Tabi anne babaların da... Biz bu oyunla anne ve babalara da şu mesajı vermeye çalışıyoruz: Zamanlarının çoğunu arkadaşlarına, anne ve babalarına ayırmalarının ne kadar önemli olduğunu unutmamaları.

PINAR ALTUĞ ATACAN

Zorlu Çocuk Tiyatrosu ekibine Kusursuz Dünya Müzikali için katıldınız. Tekrar tebrikler. Biraz bize bu süreç nasıl oldu? Oyunu ilk okuduğunuzda neler hissettiniz? Benim için çok önemli bir karardı çünkü daha önce hiç tiyatro yapmadım, üstelik dans edip şarkı söylemem de gerekiyordu. Yönetmenimiz Gaye Cankaya benim çok eski arkadaşım, 20 sene önce bir projede beraber çalışmıştık. Açıkcası onun bana olan güveni projeyi kabul etmemde cok etkili oldu. İyi ki beni seçmiş, içinde olmaktan cok mutlu olduğum bir oyun. Oyunu ilk okuduğumda özellikle de hikayesinin küçük bir kız çocuğuna ait olması sebebiyle beni çok etkiledi. Bence çocukların da çok hoşuna gidecek.

Aylardır yoğun bir şekilde Zorlu PSM’de prova alıyorsunuz. Provalar nasıl geçti? Bu tempoya dahil olmak, bu akışın içinde olmak nasıl hissettirdi? Oldukça yoğun 2 ay geçirdik, yorulduk ama çok eğlendik. Benim için hem öğretici, hem de heyecan vericiydi. Müthiş bir ekibe dahil oldum, çok uzun zamandır beraber çalışıyor olmalarına rağmen beni de hemen aralarına aldılar, çok güzel bir ekip olduk. Bence ortaya çok güzel bir iş çıktı, 25 Aralık Pazar günü sahnede olmak için heyecanlanıyorum.

Hazırlıklar sürecinde aklınızda kalan bir an var mı? “Bu anı asla unutmam” dediğiniz bir an var mı? Beraber o kadar eğlendik ki, her gün mutlaka eğlenceli bir şeyler yaşanıyor. Ama prova sırasında partnerim Mert Arat’ın bir oyununa 5 dakika boyunca kahkaha attığım için provanın kesilmişliği var.

Oyunu büyük ihtimalle kendi çocuğunuz da izleyecek. Bir ebeveyn olarak oyunda bahsi geçen konuyla ilgili sizin deneyimleriniz nasıl? Sanal ve gerçek hayat arasındaki denge konusunda zorlandığınız oluyor mu, yine ebeveyn olarak tabi. Evet, kızım da izleyecek. Cemal ve Nejla kendilerini çalışmaya kaptırıp, çocuklarından biraz uzak kalmış ebeveynler. Biz anne-baba olarak kızımıza hep daha yakın olmak için çaba sarf ettik, dengeyi koruyabildik. Kusursuz Dünya Muzikali’ni izleyen ebeveynler ve çocuklarda da farkındalık yaratacağımızı düşünüyorum.

BUNLAR DA İLGİNİ ÇEKEBİLİR