HİSLİ VE İSTİKRARLI, AYNI AMA FARKLI: VEGA

BURCU TEKER - BANT MAG.

Türkiye’de 90’lı ve 2000’li yıllarda hatırı sayılır ivme kazanan rock janrının mücevherlerinden Vega, zaman kapsülü işlevi gören şarkılarıyla dinleyicisini kolundan tutup özlemi çekilen, müziğin hüküm sürdüğü günlere götürme konusunda en müstesna isimlerden biri. 31 Ocak akşamı Zorlu PSM %100 Studio sahnesinde gerçekleşecek performansları öncesi, adını göğün en parlak yıldızlarından olan Vega’dan alan topluluğun Türkiye rock sahnesine derin “iz bıraktıkları” yolculuklarını mercek altına alalım.

Bu hikâyenin mimarı, Koray Candemir ile bilgisayar üzerinden cover çalışmaları yaparken Candemir’in Kargo’ya dâhil olmasının ardından İTÜ Elektronik’ten arkadaşı Mert ile müzik çalışmalarına yoğunlaşan Tuğrul. Gerçek hayatta mimar olan Deniz ise, oluşuma son imzayı nasıl atacağını çok iyi biliyor. 1996 yılında gitarda Tuğrul Akyüz, klavyede Mert Koral ve vokalist Deniz Özbey’in bir araya gelmesiyle serüvenine start veren grup, çıkışını dillere pelesenk olan “[Tamam] Sustum!” ile yapıyor. Murat Akad’ın dikkatini çekmeleri sonrasında kendileriyle tanıştığımız; içinde en esaslı ayrılık şarkılarından “Alışamadım Yokluğuna”nın da olduğu, Akad’ın prodüktörlüğündeki ilk albüme 1999 Ağustos’unda kavuşuyoruz.

2000’lerin başında Teoman’ın davetiyle ön grup olarak büyük sahnelere adım atmalarını takiben Şubat 2002’de çok bekletmeden Tatlı Sert geliyor. Albümün prodüktörü bu kez Teoman ve “Bu Sabahların Bir Anlamı Olmalı”, “İz Bırakanlar Unutulmaz”, “Evet, Ne Var?” gibi hitlerle kalbimizin baş köşesine kuruluyor. Deniz’in naif sesinin bir o kadar kırılgan şarkı sözleriyle buluştuğu parçalar, didaktik olmayan biçimde -ancak belli ki tecrübeyle sabit- öyle derinden, öyle direkt anlatıyor ki meramını… Albümdeki müzikal üretimlerin farklı versiyonlarının bulunduğu Tatlı Sert 2 koleksiyonuna geliyor sıra. Tam bu dönemde Mert Koral’ın aldığı ayrılık kararıyla Vega, yoluna iki kişi olarak devam ediyor.

2005’te piyasaya çıkan Hafif Müzik albümü, 2017’ye dek kendilerinden yeni besteler işitemeyeceğimiz, uzun bir yoksunluk döneminden önceki son çıkış. “Serzenişte”, “Elimde Değil”, “Uçları Kırık”, “Ankara” gibi şarkılar ile festivalden festivale koşan ikili; 2008’in sonlarına doğru aktif sahneden uzaklaşsa da müzikten hiç kopmuyor, çeşitli sanatçıların albümlerinde düet ve icralar ile imzalarını atmaya devam ediyor.

Tam 12 yıllık aranın ardından 2017’de yayınladıkları GRGDN etiketli beşinci stüdyo albümleri Delinin Yıldızı, hafızalarda tazeliğini her daim koruyan oluşumun kalitesinin altını çizer nitelikte. Ekibin uzun süreli müzikal dostluğu bulunan Serkan Hökenek ile birlikte kaydettiği albüm hakkında “12 yıl geçmedi. Onu söylemek lazım. Çok daha kısa bir süre gibi geldi. Bizi 12 yıl önce dinlemiş insanların hayatlarında yaşanan değişikliklerle aynı değişiklikler olmadı. Biz müziği ‘bırakmadıııııı’ derken ‘k’yi bu sene koyduk. Bu yüzden uzun da gelmedi.” ifadelerini kullanıyor Deniz duygularını aktarırken. O gün bugündür de konserler ve festival sahnelerinde sevenleriyle buluşmaya devam ediyorlar.

Son olarak geçtiğimiz şubat ayında Kargo parçası “Farklı Rüyalar”ı yeniden yorumladıkları single’larını yayımlayan nevi şahsına münhasır ikili kendine özgü soundları ve Deniz’in en derinlere dokunan sesiyle dinleyicilere unutulmaz bir gece vadediyor.

BUNLAR DA İLGİNİ ÇEKEBİLİR